Turizmde İzin Düzenlemesi: Kriz mi, Fırsat mı?

Turizmde İzin Düzenlemesi: Kriz mi, Fırsat mı? Liderlik Kültürüyle Güçlenmenin Zamanı

Yeni yasa ile turizm çalışanlarına haftalık iznin esnek kullanım hakkı tanındı. Sektör ne kazanacak, çalışanlar ne hissedecek?

Geçtiğimiz günlerde Meclis Genel Kurulu’nda kabul edilen kanunla birlikte turizm sektöründe haftalık izin haklarına dair önemli bir değişiklik yürürlüğe girdi. Konaklama işletmelerinde görev yapan personel artık 45 saatlik haftalık mesaisini tamamladıktan sonra 7., 8., 9. veya 10. günde izin kullanabilecek. Yeni düzenleme Resmi Gazete’de yayımlanarak resmiyet kazandı.

Ancak bu değişiklik, bazı mecralarda "10 günde 1 izin" gibi yanlış algılarla gündeme geldi. Oysa sektör temsilcileri bu düzenlemenin çalışan haklarını değil, izin kullanım esnekliğini içerdiğini özellikle vurguluyor.

Peki, Ne Değişti?

Yeni Düzenlemenin Özeti:

Haftalık 45 saatlik çalışmayı tamamlayan personel, izin gününü takip eden 4 gün içinde, yazılı veya sözlü onayı ile kullanabilecek.
İzinler çalışan talebine göre birleştirilebilecek veya ertelenerek farklı zamanlarda değerlendirilebilecek.
Bu düzenleme çalışanlara özel yaşam planlamasında daha fazla esneklik tanıyor.

Hak Kaybı Yok, Kazanım Var

TÜROB Başkanı Müberra Eresin, yeni düzenlemenin çalışanlar açısından hak kaybı oluşturmadığını açıkça ifade etti:

“Her haftada bir gün izin yapmaya çalışanlarımız devam ediyor. Bu kanun onların özel yaşamlarını daha verimli planlamasını sağlıyor. Esnek izin modeli ile işveren-çalışan barışı güçleniyor.”

Aynı şekilde, Turizm Otel Yöneticileri Derneği Başkanı Tayfun Sancar da düzenlemenin “yanlış anlaşılmalarla” kamuoyuna yansıdığını belirtti:

“Haftalık tatil hakkı kaybolmuyor. Aksine, çalışanlar onaylarıyla hafta tatilini diledikleri zamanda kullanabilecekler.”

Avantajlar ve Riskler: Liderlik Bakış Açısıyla Değerlendirme

Artıları:

Çalışanların yaşam dengesini gözeten bir düzenleme.
İzin birleştirme ile şehir dışı, aile ziyareti, özel ihtiyaçlar gibi durumlara olanak tanıyor.
İzin sürecinin karşılıklı iletişime dayanması, iç güven ortamını destekliyor.

Dikkat Edilmesi Gerekenler:

Uygulama kağıt üzerinde esnek görünse de, liderlik becerileri zayıf işletmelerde adaletsizlik algısı oluşabilir.
İzin kullanımı planlaması zayıf yapılırsa, hizmet kalitesinde aksama yaşanabilir.
Bu düzenleme, yöneticilerin duygusal zekâ, empati ve şeffaf iletişim gibi becerilerini aktif şekilde kullanmasını gerektiriyor.

Liderlikte Dönüşüm Yolculuğu Perspektifi: Şimdi Zamanı

Turizmde böylesi bir dönüşüm, sadece yasal değil, kültürel bir liderlik meselesidir.
Çünkü kural koymak kolaydır; ama güven inşa etmek vizyon ister.

Liderlikte Dönüşüm Yolculuğu programımız tam da bu noktada devreye giriyor.
Yeni düzenlemenin işletmelere avantaj sağlaması için şu becerileri yöneticilere kazandırmak artık kaçınılmaz:

🔹 Etkin iletişim ve şeffaf planlama

🔹 Empatik liderlik ve geri bildirim kültürü

🔹 Ekip motivasyonu ve duygu yönetimi

🔹 Çalışan bağlılığı ve esnek iş gücü planlaması

Kurallar Değişebilir, Kültür Kalıcıdır

İzin modeli değişti. Şimdi sıra, işletme içi liderlik modelini dönüştürmekte.
İyi yöneticiler bu düzenlemeyi kriz olarak değil, çalışan deneyimini iyileştirme fırsatı olarak görür.

Ve unutmayalım:
Mutlu çalışan = Mutlu misafir = Sürdürülebilir başarı.